Gütersloh ve Çevresi Alevi Kültür Derneği Sitesi
www.alevider-gt.com  
  HOME
  ALEViLiK ve ALEVİ GÜNLERİ
  ETKiNLiKLER
  KURULLAR
  ZiYARETÇi DEFTERi
  ALEVi SiTELERi
  RADYO
  YOL TV
  MUZiK
  FOTO GALERi
  YAZI GÖNDER
  DERNEK TV
ALEViLiK ve ALEVİ GÜNLERİ

ALEVİLERİN 2010-2011 YILLARI İÇİN İNANÇSAL GÜNLERİ

VE ÖNEMLİ ANMA GÜNLERİ

ALEVITISCHE ANDACHTEN 2010-2011

WICHTIGE ALEVITISCHE GEDENKFEIERN 2010-2011



2010 Alevi Günleri takvimi


13. – 15. ŞUBAT.2010 HIZIR ORUCU

13. – 15. FEBRUAR. 2010 HIZIR – FASTEN

8. MART.2010 DÜNYA KADINLAR GÜNÜ

8. MÄRZ. 2010 WELTFRAUENTAG

12. MART. 2010 GAZİ OLAYLARI YILDÖNÜMÜ

21. MART. 2010 HZ. ALİ’NİN DOĞUMU NEVRUZ BAYRAMI

21. MÄRZ. 2010 NEVRUZ GEBURTSTAG VON HEILIGEN (HZ. ALI)

05./06. MAYIS. 2010 HIDIRELLEZ(HIZIR ILYAS)

05./06. MAI. 2010 TAG DES HIZIR ILYAS (HIDIRELLEZ)

06. – 07. HAZiRAN. 2011 ABDAL MUSA ŞENLİKLERİ

06. – 07. JUNI. 2011 FEIER ZUR ANDACHT VON ABDAL MUSA

02. TEMMUZ. 2010 SIVAS- MADIMAK KATLİAMI ANMAS (I02.TEMMUZ.1993)

02. JULI. 2010 ANDACHT AN SIVAS MASSAKER ( 02.JULI 1993 )

16. - 18. AĞUSTOS. 2010 HACI BEKTAŞ VELİ ANMA TÖRENİ

16. – 18. AUGUST. 2010 FEIER ZUR ANDACHT VON HACI BEKTAŞ VELI

10. EKİM. 2010 İMAM HÜSEYİN’İN ŞEHADETİ (miladi)

10. OKTOBER. 2010 TODESTAG VOM HEILIGEN (HZ.) HÜSEYIN (10.OKTOBER.680)

16. KASIM. 2010 KURBAN BAYRAMI

16. NOVEMBER. 2010 OPFERFEST

03.-05 ARALIK. 2010 MASUM-U PAKLAR ORUCU

03.-05 DEZEMBER. 2010 FASTENTAGE ZU EHREN DER MASUM-I PAKLAR

06. ARALIK. 2010 FATMA ANA ORUCU

06. DEZEMBER. 2010 FASTENTAG ZU EHREN DER HEILIGEN MUTTER FATIMA

07. ARALIK. 2010 - 18. ARALIK 2010 MUHARREM ORUCU

07. DEZEMBER. 2010 bis 18. DEZEMBER. 2010 MUHARRAM – FASTEN

19. ARALIK. 2010 AŞURE GÜNÜ

19. DEZEMBER. 2010 ASCHURA FESTLICHES ENDE DER FASTENTAGE






2011 Alevi Günleri takvimi

13. – 15. ŞUBAT. 2011 HIZIR ORUCU

13. – 15. FEBRUAR. 2011 HIZIR – FASTEN

8. MART.2011 DÜNYA KADINLAR GÜNÜ

8. MÄRZ. 2011 WELTFRAUENTAG

12. MART. 2011 GAZİ OLAYLARI YILDÖNÜMÜ

21. MART. 2011 HZ ALİ‘NİN DOĞUMU NEVRUZ BAYRAMI

21. MÄRZ. 2011 NEVRUZ GEBURTSTAG VON HEILIGEN (HZ. ALI )

05./06. MAYIS. 2011 HIDIRELLEZ (HIZIR ILYAS)

05./06. MAI. 2011 TAG DES HIZIR ILYAS (HIDIRELLEZ)

06. – 07. HAZİRAN. 2011 ABDAL MUSA ŞENLİKLERİ

06. – 07. JUNI. 2011 FEIER ZUR ANDACHT VON ABDAL MUSA

02. TEMMUZ. 2011 SIVAS- MADIMAK KATLİAMI ANMASI

02. JULI. 2011 ANDACHT AN SIVAS MASSAKER ( 02.JULI 1993 )

16. – 18. AĞUSTOS. 2011 HACI BEKTAŞ VELİ ANMA TÖRENI

16. – 18. AUGUST. 2011 FEIER ZUR ANDACHT VON HACI BEKTAŞ VELI

10. EKİM. 2011 İMAM HÜSEYİN’İN ŞEHADET GÜNÜ (miladi )

10. OKTOBER. 2011 TODESTAG VOM HEILIGEN (HZ.) HÜSEYIN (10.OKTOBER680)

06. KASIM. 2011 KURBAN BAYRAMI

06. NOVEMBER. 2011 OPFERFEST

22.- 24 KASIM .2011 MASUM-U PAKLAR ORUCU

22. – 24 NOVEMBER. 2011 FASTENTAGE ZU EHREN DER MASUM-I PAKLAR

25. KASIM. 2011 FATMA ANA ORUCU

25. NOVEMBER. 2011 FASTENTAG ZU EHREN DER HEILIGEN MUTTER FATIMA

26. KASIM. 2011- 7 ARALIK. 2011 MUHARREM ORUCU

26. NOVEMBER. 2011 BIS 07. DEZEMBER. 2011 MUHARRAM – FASTEN

08. ARALIK. 2011 AŞURE GÜNÜ

08. DEZEMBER. 2011 ASCHURA FESTLICHES ENDE DER FASTENTAGE
 

 

 

 

Alevilik temel bilgileri

 

 

  Alevilik Nedir?
Allah, Muhammed, Ali kutsallığını kalbinde taşıyan , Hz.Ali’nin adaletinden ayrılmayan temelinde insan sevgisi bulunan her dine , mezhebe ser inanca saygı duyan ve hoşgörü ile bakan, dil, din, ırk, renk , farkı gözetmeyen eline diline sahip olma ilkelerini şart koşan, gelmek isteyen, inançlı insanları çatısı altına alarak manevi susuzluklarını gideren, insanları yaşadıkları toplumda kendi istekleriyle kendi kendilerini yargılamalarını sağlayan, laik,demokrat, eiştlikçi, katılımcı, paylaşımcı düşünceyi savunan, zalime ve zulme karşı gelen, mazlumun yanında olan, şeriatın bağnaz kuralllarına bağlı olmayan, ve onu reddeden, İslam dinini kendine göre ve sunni inancın dışında yorumlayan, aslı doğruluk, kemali dostluk, cevheri, merhamet, görüşü eşitlik,  hazinesi bilgi, meyvası sevgi hamuru ile yoğrulmuş, insanı Kamil  ve erdemli insan yaratmayı ön gören, korkuyu aşıp sevgi ile tanrıya yönelen, Enel-Hak ile insanın özünde tanrıyı gören, yaradan ile yaradılan ikiliğinen Varlk Birliğine varan, edep ve ahlaklığı  yaşamın temeline oturtan, insanı yücelten, hamurunda hem ilahiliğin hemde irfaniliğin mayası bulunan; kişinin ahlaklı ve karakterli yaşam ilkelerini belirleyen, Hz. Muhammed ve Hz. Ali’den gelen neslin imametini teberra ve tebelle ilkesi ile sahiplenen, dini biçim ve şekil olarak değil, gerçek anlamıyla algılayan, dini bağımsız bir irade gücü ve batını özelliği ile evrimleştiren akıl ve iman bütünlüğünde birleştiren ve tüm bunları Kırklar Cemi ile yürüten bir inanç sistemidir. Alevilik  Aleviler  için üst kavramı, Bektaşilik ve Kızılbaşlık ise alt kavramları oluşturur.

Alevilikte Allahtan başka Tanrı Yoktur.

  Kızılbaşlık Nedir?
Kızılbaş,  Allah’ı ve Resulü uğruna kendini adamış, onların yolunda canından ve malından vazgeçmiş, bu yolda ölmek var dönmek yoktur yeminini başına sardığı kırmızı sarık ile ilan eden kişilerdir.

  Bektaşilik Nedir?
Türkiyede babagan ve dedegan kollarına bağlı Aleviler kendilerini Bektaşi olarak tanımlarlar.

  4 Kapı 40 Makam Nedir ?
Yolumuzun erkanı 4 Kapı 40 Makamdır. Bu 4 Kapı ve 40 Makam şöyledir.

4 Kapı;

  • Şeriat Kapısı
  • Tarikat Kapısı
  • Marifet Kapısı
  • Sırr-ı Hakikat Kapısı

    1-Şeriat Kapısının Makamları;

    • İman getirmek
    • İlim öğrenmek
    • Salat, oruç, zekat ve hac ve gaza eylemektir ve cenabetten arınmaktır.
    • Helal istemek, kazanmak, faizi haram saymaktır.
    • Nikah Kıymak
    • Hayz ve Nifazın  Nikahı haram eylemesi
    • Arı  giymek, arı yemek
    • Sünnet-i Cemaat
    • Şefkat
    • Emri marut, yaramaz işlerden kaçınmak.

 

    2- Tarikat Kapısı:Eğitim ve öğretim müessesesidir

    • El alıp tövbe kılmak
    • Mürid olmak
    • Saçın gidermek ve libasını giymek (gösterişsiz kılık kıyafette bulunmak.)
    • İnsanın nefsi ile mücadele etmesi
    • Hizmet etmek
    • Korku (hata yapmaktan, gönül kırmaktan,kötülük yapmaktan kork)
    • Umut tutmak
    • Hırka, (sadelik), Zembil(Hakkın yolunda giden, ulu tanrının dostluğunu arayan , kendisine tanrıtanrı sevgisinin ateşiyle yol gösterecek aydınlatıcı aramak için durmadan gezip dolaşmayı), Makas(dünya ile ilgili her türlü ihtirasın tehlikeli olabilecek her türlü düşüncenin zihinlerden sökülüp atılması), Seccade (Tanrının karşısında insan oğlunun ne kadar aciz olduğunu kavrayarak kibir hırs kendini beğenmişlik gibi duygulardan uzak durmak), İbret , Hidayettir.
    • Sahib-i makam sahib-i cemiyet, (Çevresinde kendisine ve bilgisine güvenen bir topluluk oluşturabilecek bir kişi sahib-i cemiyet olacak)
    • Aşk ve Şevk ( Bu makama gelmiş Hak , bu kapıda aldığı gereli bilgi birikimi ile, belli bir olgunluk düzeyine ulaştıktan sonra ve sağlam ahlak değerlerine sahip olduktan sonra yoluna yine devam ederek o kutsal amacına ulaşmak ister bunun özlemini duyar. Böyle özlemi duyan Tarikat kapısından Marifet Kapısına gelmiştir.

 

    3- Marifet Kapısı

      Bu kapıda Yolun Talibi daha derin araştırmalar ve incelemeler yaparak doğruları ve Hakkı daha derinden keşfedecektir.

       

    • Edep (Yolumuzun ahlak kurallarına aykırı hiçbir davranışta bulunmamaktır.)
    • Korku ( İnsanları çirkin ve zararlı düşüncelerden koruyacak bir güç kaynağıdır.)
    • Perhis/ Yetinmek ( Her türlü aşırı istek ve yönelişlerden ve her türlü aşırı düşünce ve duygulardan perhizkarlık yapması)
    • Sabır / Kanaat (İnsan ancak sabır ile karşılaştığı zorlukların üstesinden gelir.)
    • Utanmak (Utanma duygusunu hisetmek ve taşımak olgunlaşmanın bir çok başka önemli ve değerli ögesini oluşturur.)
    • Cömertlik ( Bir insan , bir arif kişiye gerçek bir tanrı dostuna cömertlik yakışır.)
    • İlim ( İnsan ancak ilim  ile yolunda sağlıklı yürüzebilecektir.)
    • Miskinlik (Gösterişsiz yaşamak)
    • Marifet ( Kaynağını bilimden ve ulu Allaha karşı duyulan sonsuz bir sevgi , bir doyumsuz aşkve bitmez bir özlemden alan hem bilim hemde sezgi ve içe doğma yoluyla yüce tanrının zatıve kainatın oluşumuyla ilgili tüm sırları sakladığı tüm gerçekleri bilme alma halidir.)
    • Kendini bilmek (Kendini bilen kişi Hakkı da görmüş olur. Ve insanı-ı Kamil olmak yolunda büyük bir adım daha atılmış olur.)

    4- Hakikat Kapısı
     

      İnsan bu kapıdan geçtikten sonra Tanrı dostluğuna kavuşmak o sonsuz deryaya ulaşarak , orada eriyerek yok olan bir damla haline dönüşmenin hazzını tadar. Bundan sonra dönüp insanlığa hizmete gitme kapısıdır.

    • Toprak olmak ( alçak gönüllü olmak)
    • 72 Milleti ayıplamamak (Dünya insanlığının hiç birini hor görmemek ve ayıplamamaktır.)
    • Elinden geleni men kılmamak (Kişisel fedakarlıklar yaparak dilek sahibinin derdine derman olmaktır.)
    • Herşeyin kendisinden güven kılması (
    • Tanrıya rıza göstermek
    • Sohbet
    • Seyir (İnsan tasavvuf felsefesine göre 3 önemli yolculuk yapar. 1- Tanrı katında bir aslı ve gerçeği olarak yaratılır ve dünyaya gelir . 2- dünyada insanlar kamil olabilme uğruna verdiği çabalar sonucunda makamına ulaşır. 3- Tanrıya seyirdir.
    • Sırr (Gerçek olan tek varlık Yüce Allah’ın varlığıdır. Dolayısıyla gerçekle ilgili sırlar , Allah’a ait sırlardır.
    • Münacattır. (Tanrıya ulaşma , O’na sığınmadır.)
    • Müşahade (Tanrının cemalini görebilmek o erişilmez zevke erebilmek yeri , mutlak gerçeğe ulaşmaktır.)

Kırklar Cemi: Alevilerin bugün sürdürdükleri, erkanları 12 hizmetin yapıldığı  ‘yol’ a CEM denir.

HZ. ALİ:

 

Alevi yolunun kurucusu, İmamların başı, Hz. Hasan ile  Hz. Hüseyin’in babasıdır. Tarikatta ‘Yol Ali’nin ‘ deyimi ile anılır. Hz. Muhammet   ile aynı gömleğe girdiği ( bir olduğu ), bu yüzden Hz. Muhammed’le ayrı tutulmaması gerektiğine  inanılır.
ALLAH”IN ARSLANI IMAM HZ.ALI

  EHL-İ BEYT

Hz. Muhammed’in kızı Fatıma anamızdan gelen soydur. Bu soya giren her kişi Alevi için kutsal önderdir.

  • 1-Hz. Muhammed
  • 2-İmam Ali
  • 3-Hz. Fatma anamız
  • 4-İmam Hasan
  • 5-İmam Hüseyin

     

ERKAN NE DEMEKTIR ?

Sözlük anlamı olarak esaslar, direkler demektir.   Alevilik erkanı denildiğinde Aleviliğin esasları , yol kuralları , kısacası yolu anlaşılır. Alevilik yolunda 7 farz 3 sünnet vardır.

 

3 SÜNNET

  • Allah’ın birliğine inanmak,
  • Kalbinde adavet olmamak, kötülük etmemek,
  • Tarikatın emirlerini yerine getirmek

7 FARZ

  • Mürebbisine düşe
  • Müsahib ola
  • Taç uruna
  • Sırdar ola
  • Yar a yar ve özü ulu ola
  • Beli Berk ola
  • Hakk’a sohbet kıla

CENNET –CEHENNEME İLİŞKİN İNANCIMIZ NEDİR?
Her ne kadar cennet cehennem kavramları Alevi literaturunda  da çokça yer almakta ise de, Kur’an da anlatılan biçimiyle bir Cennet- cehennnem anlayışı Alevilikte hakim değildir.

MUSAHİPLİK NE DEMEKTİR ? ?
Musahiplik yol kardeşliği demektir. Alevi inancına göre  evli her Alevi kendisine denk düşebilecek başka bir evli Alevi ile dinsel bir kardeşlik tutar; bu aynı zamanda kendisinin ahiret kardeşidir. Öz kardeşlik kurallarından daha ağır kuralları olan bu yol kardeşliği Alevilikte farzdır.

GÖRGÜ NEDİR ? DÜŞKÜNLÜK NEDİR ?
Alevi yolunda her talib , yılda bir kez tüm topluluğun ve pirinin huzurunda, o yıl içerisinde yaptıklarının ve yol kurallarına uyup uymadığının hesabını verir. Burada hem dinsel hem dünya evi sorunlar , sorumluluklar söz konusudur. Eğer kişi, topluluk tarafından kabul görülmeyen hatalar, fenalıklar yapmamış ve kuralları yerine getirmişse, pirin ve orada bulunan yol erenlerinin izniyle görülmüş olur.
Komşuluk ilişkilerinde hoşnutsuz, yol kurallarına aykırılık gösteren kişiler düşkün bırakılırlar. Düşkünlük bir anlamıyla toplumun dışına çıkarmak , cemaatten atmak anlamına gelir. Cezanın büyüklüğüne göre geçici ya da sürekli düşkünlükler vardır.

ALEVİLİKTE AHLAK SİSTEMİNİN TEMELİ NEDİR?
Alevi sisteminin temeli ; eline , beline, diline hakim olmaktır. Eline demek, kendisine  izinli olmazan şeylere dokunmamak; beline demek; kendi eşi dışında hiç kimseyle cinsel ilişkide bulunmamak; diline demek ; yalan söylememek demektir.

KURBAN
Hakk’a sunulan , eti yenilen hayvana kurban denir. Alevilikte Allah yoluna, İnanç yoluna, ululara  ve Hakk’a yakınlaşmak için kesilir.

ADAK
Bir dileği yerine getirmek, bir tehlikeden korunmak için gücüne inandığımız şeylere vaad edilen şeylere denir.

LOKMA
Dualanmış bir yiyeceğin her parçasına denir. Dedelerden ululardan lokma almak sevaptır.

DEM
Kan, zaman, an, soluk anlamına gelir. Alevilikte ‘dem’ kuralları gereği alınan kutsal içki, dualı içki anlamına gelir.

MUHARREM ORUCUNUN ANLAMI NEDİR?
Kurban Bayramı Hicri Takvim'e göre Zilhicce ayının 10. günü başlar. Kurban Bayramının 1'nci gününden başlayarak 20 gün sayılır. 20'nci günün akşamı Muharrem Orucu için niyet edilir ve oruç başlar. Muharrem Orucundan önce 3 günlük MASUM-U PAK ORUCU tutulur. Bu oruç Küfe'de şehit düşen Müslüm Bin Akıyl ile çoçukları ibrahim ve Muhammet için tutulur. Müslüm, imam Hüseyin'in amcasının oğlu ibrahim ile Muhammet ise amcasının torunlarıdır. 3 günlük Masum-u Pak ve 12 günlük Muharrem Orucu olmak üzere toplam 15 gün oruç tutulduktan sonra Muharrem Ayının 13'ncü günü kurbanları tığlanır ve AŞURE dağıtılır. Kurban imam Ali Zeynel Abidin'in Kerbela Katliamından kurtuluşundan duyulan sevinci belirtir. Muharrem Ayında eğlence yapılmaz, bıçağa ve kesici aletlere el sürülmez, düğün-nişan-sünnet törenleri yapılmaz, karı koca ilişkileri kesilir, kurban kesilmez, et yenilmez. Kerbela şehitleri'nin çektikleri susuzluğu hissetmek için su içilmez, eğlence yerlerine gidilmez, saç ve sakal traşı olunmaz.
Günümüzde bunların bir bölümü uygulanamamaktadır. Örneğin, sakal traşı olmamak gibi...
Su saf olarak içilmemektedir. Vücudun su ihtiyacı yenilen yemeklerden, çay-kahve-meşrubat-meyve suyu-ayran gibi sıvı içeceklerden karşılanır.
Alevi inancı şekilciliğe takılıp kalmayı değil, özü benimser. Aklın ve ilmin yolundan ayrılmaz. Önemli olan imam Hüseyin'in ve diğer Kerbela şehitleri'nin çektikleri acıyı ve zorlukları beyninde, kalbinde ve gönlünde duymaktır. Onlar gibi düşünüp, onlar gibi yaşayıp, onlar gibi inanmaktır. Zalime karşı çıkıp, mazlumdan yana olmaktır. Eline-diline-beline sadık olup insanca ve onurluca yaşamaktır. Onlara layık olmaktır. Ölmeden önce ölmek, öldükten sonra yaşamaktır. Yaşayan ölü olmamaktır. Yarın onlar'ın huzuruna alnı açık yüzü pak çıkmaktır. Onlar'ın bıraktığı onurlu mirasa sahip çıkmaktır.
Belirlenmiş bir iftar vakti'de yoktur. Akşam olup güneş batınca, karanlık gözle görünce oruç açılır. Gece sahura kalkma uygulaması Muharrem Orucu'nda yoktur.
Oruç tutulmadan önce (yatmadan önce) şöyle niyet edilir. Niyetten sonra Muharrem Orucu başlar.
BiSMi ŞAH. ALLAH ALLAH. ERENLERiN HiKMETiNE. ER HAK MUHAMMET-ALi AŞKINA. iMAM HÜSEYiN EFENDiMiZiN SUSUZLUK ORUCU NiYETiNE. KERBELA ŞEHiTLERi'NiN TEMiZ RUHLARINA MATEM ORUCU NiYETi iLE HZ. FATMA ANAMIZIN ŞEFAATiNE. 12 iMAM, 14 MASUM-U PAK EFENDiLERiMiZiN ŞEVKiNE, 17 KEMERBESTLER HÜRMETiNE HAZIR-GAYiP GEÇEK ERENLERiN YÜCE HÜMMETLERi ÜZERiMiZDE HAZIR VE NAZIR OLA. LANET MÜNKiRE. LANET YEZiD'E. RAHMET MÜMiN'E ALLAH EYVALLAH. HÜ

 

 
 
 

 ALEVİLİKTE AŞIĞIN SAZIN VE DEYİŞLERİN ÖNEMİ NEDİR?
Alevi ibadetinde, gerekse sosyal yaşamında büyük yer ve önem taşır. 12 hizmetten biri aşığa aittir; yani aşıksız Alevi ibadeti yapılmaz. Makam olarak pirden sonra gelsede, 12 hizmetin en ağır yükünü taşır. Aşık sazıyla bestelerini yapar, çalar, çağırır.Alevi ibadetinin vazgeçilmez parçası semah, bu saz aşık bütünleşmesi içerisinde dönülür.Alevi deyişleri geçmiş tarihleri, Alevi düşünce ve öğretisini, günlük yaşamı, dünyasal ilişkileri konu alır. Deyişler aynı zamanda Alevilerin gülbenklerini oluştururlar. Yine aynı deyişlerle tanrı ile ilişkiler kurulur.                                  

SEMAH NEDİR?
Alevi inanışında büyük bir yer tutar. Sözcük anlamı; günahlardan arınmak anlamına gelir. Alevi Cemindede öyle kabul edilir.

  CEM NEDİR?
Sözcük anlamı olarak, birleşme, birlik olma, bir araya gelme demektir. Alevi inancında , ibadet için cem olma, bir araya gelmeden yola çıkılarak, bütünleşme anlamında kullanılır. İbadetin yapıldığı yere cem evi denir.
Alevi inancı cemsiz düşünülemez. Bir Alevinin doğumundan ölümüne tüm yaşantısı cem ile bağlantılıdır. Yola girdiği, müsahib tuttuğu, erkan gördüğü, görüldüğü-sorulduğu yerdir. Cemin çok çeşitleri vardır. Kurban cemleri, görgü cemleri, Abdal Musa cemleri, Bayram cemleri.

KIRKLAR CEMİ
Alevi inancına göre Hz. Ali bu yolu kurduğu zaman kendine eşlik eden kadınlı erkekli 40 kişi ile birlikte ilk kez bu cemi gerçekleştirdi. O günden bu yana Alevi topluluğu bu kırkların cemini sürmektedir.

CEMDE 12 HİZMET

 

DEMOKRATİK MÜCADELEDE ALEVİLERİN TEMEL İLKELERİ

  • Özgürlük ilkesi: Öğretisinde insanı kutsal varlık olarak kabul eden Alevi örgütlenmesi; kişi özgürlüğünün, inanç ve düşünce özgürlüğünün en aktif savunucusudur.
  • Eşitlik ilkesi: Alevi örgütlenmesi yaşamın her alanında, gelirlerin paylaşımından öğrenime kadar, bireyin eşitliğini savunur. Hiçbir kimseye , hiçbir kuruma, hiçbir ulusa ya da inanca bu eşitliği bozucu ayrıcalıklar tanınmaz.
  • Demokrasi ilkesi: Barış: ve demokrasi birbirinin ayrılmaz parcasıdır. Demokrasi için, insan hakları için, barış için mücadele etmek ve Aleviler arasında bu düşüncelerin yayılmasına çalışmak en başta gelen görevimizdir.
  • Barış ilkes: Yurtdaşlarımız arasında yayılmak istenen savaş, şiddet, nefret duyguları yerine sevgiyi ,dayanışmayı, dostluğu egemen kılmak için çalışmalıyız.
  • Laiklik ilkesi: Alevi örgütlenmesi, devlet idaresinde laiklik ilkesini, varoluş mücadelesinin temel taşlarından biri olarak görür.
  • Emeğin üstünlüğünü savunma ilkesi: Aleviler emeğin üstünlüğüne inanır , emek verilmiş bütün çalışmalara emekçilere saygı duyar.
  • Bağımsız örgütlenme ilkesi: Hz. Ali’nin ‘haksızlık karşısında eğer susuyorsanız, yalnız hakkınızdan değil, aynı zamanda şerefinizden  de olursunsuz’ ilkesi bizim ilkesidir. Alevi örgütlenmesi mazlumun yanında, zalimin karşısında her zaman  taraftır.

  1- Mürşid (Dede)   Hizmet itibari ile Hz. Muhammed, Hz. Ali ve Haci Bektasi Veliýi temsil eder.
  Cem Erkanı Başkanlığını yapar,ikrar alır nasip verir. Cenaze, Müsahiplik, Nikah,   Sünnet, Ad takar (isim takar).
  2- Rehber   Görev itibariyle İmam HüseyinŽi temsil eder.
  Yola girmek isteyenleri hazırlar, yol gösterir. Mürsidin en yakın yardımcısıdır.
  3-Gözcü   Görev itibariyle Ebuzer Gaffari’yi temsil eder.
  Rehberin yardımcısıdır. Cem'in sessiz ve sakinlik içinde gecmesini sağlar.    Cem’in bekcisidir.
  4- Çerağcı (Delilci)   Görev itibariyle Cabir El Ensari’yi temsil eder.
  Cem evinde bulunan aydınlatma araçlarını yakar. Buhardanlıkları ve Mumları   (Çerağları) hazırlar.
  5- Zakir (Aşık)   Görev itibariyle Bilal Habeş’i temsil eder.
  Cem’de Tevhid, Duazde imam, Mersiye, Semah, Nevruzi'ye söyler.
  6- Süpürgeci(Ferraş)   Görev itibariyle Selman’ı Piri pakı temsil eder.
  Cem evinin sürekli temizliği ile meşkul olur.
  7- Meydancı   Görev itibariyle Hüzeyme tül Yemeni’yi temsil eder.
  Cem evinde Semahserleri kaldırır. Postları yerine dizer.
  8- Niyazci   Görev itibariyle Mahmut el Ensari’yi temsil eder.
   Kurbanları tekbirler ve keser. Gelen Lokmaları alır ve dağılımını sağlar.
  9- Ibrikci   Görev itibariyle Kamber Hazretlerini temsil eder.
  Cem de Mürşidin ve Cem erenlerinin abdest almalarını sağlar.
  10- Kapıcı   Görev itibariyle Gülam Keysani’yi temsil eder.
  Cem’e gelen erenlerin evlerini gözetler.
  11- Peyikçi   Görev itibariyle Amri Ayyari’yi temsil eder.
  Cem olacaƃını tüm canlara duyurur.
  12- Sakacı   Görev itibariyle Ammari Yaseri’yi temsil eder.
  Cem evinde Su, Şerbet, Saka, Süt v.b. dağılımını sağlar.

Alevilikte Ayin ve Merasimler

 Her toplumun önemli anma ve toplanma günleri bulunmaktadır. Alevilerin de böyle kutsal ibadet ve bayram günleri vardır. Cemler düzenli olarak yapılan ibadetlerdir. Cemlerin yanısıra Sultan Nevruz, Muharrem Orucu, Hızır Orucu, Hıdırellez, Kurban Bayramı, Abdal Musa Lokması da Alevilerin önemli günlerindendir.

Her toplumun önemli anma ve toplanma günleri bulunmaktadır. Alevilerin de böyle kutsal ibadet ve bayram günleri vardır. Cemler düzenli olarak yapılan ibadetlerdir. Cemlerin yanısıra Sultan Nevruz, Muharrem Orucu, Hızır Orucu, Hıdırellez, Kurban Bayramı, Abdal Musa Lokması da Alevilerin önemli günlerindendir. Aleviler Ramazan Orucunu tutmazlar. Şimdi sırasıyla bunlar üzerinde duralım:

İlkbaharın başlangıcı ve Hz. Ali’nin doğumu sayılan Nevruz (21 Mart) akşamı Sultan Nevruz olarak adlandırılır ve Cem yapılır.

Alevilerce Kerbela Olayı’nın anlamı büyüktür. Yine kış aylarında Abdal Musa Lokması düzenlenirdi. Abdal Musa Lokması için evler dolaşılarak lokmalar toplanır, kurbanlar kesilir cem yapılır, ertesi gün pişen lokmalar dağıtılırdı. Abdal Musa lokmasının topluma yararlı olacağına, ürünlerin bereketli olacağına inanılırdı. Hz. Hüseyin’in acımasızca şehid edilmesinin anısına yüzyıllardır Muharrem ayında oruç tutulur. Muharremin birinci günü başlanan oruç Oniki İmamlar aşkına oniki gün tutulur. Ondört Masumlar için fazladan oruç tutanlar da vardır. Muharrem Orucu sırasında Hz. Hüseyin’in susuz şehid olması anısına su içilmez, kurban kesilmez, traş olunmazdı. Akşamları Kerbela olayını anlatan kitaplar okunurdu.

Şubat ayında ise üç gün Hızır Orucu tutulurdu.

Her yıl 6 Mayıs günü Hızır İlyas günü kutlanır.Hızır karada, İlyas ise denizde zor durumda kalanlara yardım ederler inancı vardır. Bu nedenle Aleviler arasında “Yetiş Ya Hızır” deyimi yerleşmiştir.

Alevilerde kurban geleneği de yaygındır. Cemlerde, Hızır orucunda, Abdal Musa törenlerinde ve Kurban Bayramında kurbanlar kesilir.

Ancak “yol bir sürek binbir” sözünden de anlaşılacağı üzere Anadolu’nun değişik bölgelerinde yaşayan Aleviler arasında bu dinsel ibadetlerin uygulanmasında çok küçük farklılıklar bulunmaktadır.

Cem

Aleviliğin temel ibadeti “Cem” dir. Alevi Cemleri daha çok hasat döneminden sonra yapılır. Cemlerin cuma akşamları yapılması gerekir. Cuma akşamı Alevilerce perşembe akşamına verilen addır. Alevi Dedeleri talipleri köylerde ziyaret ettiğinde Cem yapılacağı duyurulur. Ceme katılacak olanlar yanlarında niyaz veya lokma adı verilen yiyecekler getirirler. Cemler büyük evlerde yapılır. Dede cem yapılacak yerin başköşesinde bulunan posta oturur. Cemde Oniki hizmet vardır. Bu oniki hizmetin sahipleri şunlardır:

1. Dede(Mürşid)

2. Rehber

3. Gözcü

4. Çerağcı(Delilci)

5. Zakir(Aşık)

6. Ferraş(Süpürgeci)

7. Sakka(İbriktar)

8. Kurbancı(Sofracı)

9. Pervane

10. Peyk(Davetçi)

11. İznikçi(Meydancı)

12. Bekçi

Cem töreni Oniki hizmetin yerine getirilmesinden oluşan kutsal bir ibadettir. Cem içerisinde semah da edilir, Pir Sultan’dan, Hatayi’den, Kul Himmet’ten deyişler söylenir. Lokmalar dağıtılır. Kerbela Olayı anılır. Cem’de musahipler görülür, düşkünler dara kaldırılır, toplumun önünde haklı haksız belirlenir, suçlu olanların gerekli cezaları verilir. Cemlerde verilen cezalara uyulur, aksi halde toplum dışına itilmek kaçınılmazdır.

Bu belli günlerde yapılan ibadetlerin dışında Anadolu’nun değişik merkezlerinde de her yılın belli günlerinde törenler düzenlenmektedir. Bunların en bilinenleri şu şekildedir: Hacı Bektaş Veli Törenleri, Abdal Musa Törenleri(Antalya), Veli Baba Törenleri(Isparta), Hamza Baba Törenleri(İzmir), Şücaettin Veli(Eskişehir) Törenleri, Pir Sultan Törenleri(Sivas), Hıdır Abdal Törenleri (Erzincan). Bu törenlere Türkiye’den ve yurtdışından yüzbinlerce insan katılmakta ve adeta bir festival havası içerisinde kutlanmaktadırlar.

Gehen Ist Ankommen

Ali Tutal

Wenn wir von Gehen sprechen, ist das erste, was wir damit assoziieren, der Weg.

Der Weg ist die Ursache und das Resultat unseres Gehens.
Wir legen einerseits einen Weg zurück während dem Gehen, andererseits liegt einer vor uns, den wir in Angriff nehmen.
Unser Gehen bestimmt den Weg, der Weg bestimmt unser Gehen.

Somit denke ich, wird uns in dieser Sache die Beschreibung dieses Weges unmittelbar hilfreich sein.

Was ist also der Weg, den wir gehen?
Oder moralisch formuliert, wie sollte er sein?

Denn der Eintritt in einen Glauben bedeutet, dass der Mensch sich einen Weg auswählt, um ihn als den Seinen zu verfolgen.
Er ist der richtige, ihn will er gehen.

Unser Weg ist der Weg des Schöpfers. Auf unserer Reise von der Geburt bis zum Tode sind wir auf der Suche nach dem Schöpfer.

Sobald wir anfangen nachzudenken, beschäftigt uns die Frage: Was ist es, das ich spüre? Diese Vorstellung von etwas Unendlichem das ausser mir und über mir ist.
Dieses Unendliche möchte ich erfassen.

Ihm schreibe ich zu, was ich wahrnehme.
Alles Seiende ist sein Werk.
Das Universum, die Welt, die Natur, der Mensch und seine Gedanken, alles ist seine Schöpfung.

Diese Schöpfung möchte ich auf meinem Weg in seiner Ganzheit und Harmonie mit all meinen Sinnen und meinem Verstand erfahren und aufnehmen.

Dem Erfahren und dem Aufnehmen folgt das Verstehen. Dies ist der letzte Teil unseres Weges und auch der beschwerlichste.

Denn Verstehen heisst die Schöpfung in sich zu vereinen.
Sie in ihrer unendlichen Vielfalt als Werk des Schöpfers zu akzeptieren und respektieren.
Alles Existierende gründet seine Existenz auf die Existenz des Schöpfers, jedes Seiende ist ein Gottesbeweis.

Die Schöpfung zu verstehen bedeutet nicht, sie einzugliedern in unser eigenes Wertesystem. Unsere Begrifflichkeiten wie gut und böse, schön und hässlich sind unzureichend, um des Schöpfers Werk zu verstehen.

Mit Verstehen meinen wir, die Schöpfung zu lieben in ihrer Unendlichkeit, ihrer Menschlichkeit und Unmenschlichkeit.

Zu lieben den Tag wie die Nacht, die Sonne wie den Mond, den lebhaften Menschen wie den leblosen Stein.

Ich denke dies sollte unser Ziel auf dem Wege zu Gott sein.

Deshalb möchte ich mit den Worten des grossen Philosophen und Lyrikers Yunus Emre schliessen, der einst sagte: Liebe das Erschaffene dem Schöpfer zu liebe!.

Wenn wir das Erschaffene lieben dem Schöpfer zu liebe, dann sind wir dem ziel etwas näher gekommen.

In der religiösen Praxis, wird dieser Weg symbolisch durch eine Reise zu einer Pilgerstätte umgesetzt.

 

Feiertage der Aleviten

Hüseyin (Cihan) Minkner Kanas

Grundlagen des Alevitentums

Das Alevitentum ist eine eigenständige Religion, die in Anatolien (östliche Türkei) ihre Heimat hat. Die Aleviten bilden in der Türkei heute mit einem Anteil von 20 bis 30 % der Bevölkerung nach den sunnitischen Muslimen die grösste Religionsgruppe. Zu den Aleviten gehören Bevölkerungsgruppen türkischer, turkmenischer, kurdischer und arabischer Herkunft. Die Wurzeln des Alevitentums sind vielfältig. Dazu gehören u.a.: die alte Lehre Zarathustras, der Manichäismus, das Judentum, das Christentum, die Schia, die mystische Interpretation des Koran (Sufismus), der altsibirische Schamanismus der Turkvölker und der Humanismus des 20. Jahrhunderts.

Die Meinung, dass das Alevitentum eine eigenständige, nicht dem Islam unter zu ordnende Religion ist, wird heute vom Dachverband der Aleviten in Europa und in der Türkei allgemein vertreten.

Auch heute noch respektiert der türkische Staat die Existenz des Alevitentums nicht. Die Kinder alevitischer Eltern müssen den sunnitischen Religionsunterricht besuchen. Die auch heute noch bewusste Ausgrenzung und der Assimilierungszwang gegenüber den Aleviten führten dazu, dass die alevitischen Feste entweder nicht mehr offen oder lediglich als Folkloreveranstaltung, nicht aber als religiöse Feste, gefeiert werden durften.
Innerhalb der alevitischen Bevölkerung gibt es verschieden Strömungen, die neben vielen Gemeinsamkeiten auch unterschiedliche Glaubensrituale, Lebensweisen und Feiertage kennen.

Die folgenden Feste stellen nur eine Auswahl dar:

Muharrem-Fasten gefolgt vom Aschure (Aşure )-Tag

(richtet sich nach dem Mondkalender und ist somit beweglich. Es vor verschiebt sich im Folgejahr um 10 Tage) 20.- 31. Januar 2007
Das Muharrem Fasten dauert 12 Tage. Im Gedenken an das Martyrium des dritten Imams Hüseyin, der mit seiner Gefolgschaft verdurstend in der Wüste von Kerbala ermordet wurde, wird in dieser Zeit getrauert und freiwillig gefastet. Imam Hüseyins Widerstand gegen die Ungerechtigkeit bzw. sein Gerechtigkeitssinn werden als alevitische Maxime gelehrt und nachempfunden. Das Fasten besteht aus:

- kein Wasser trinken (Milch, Yoghurt und Früchte sind erlaubt)
- kein Fleisch essen
- es darf kein Blut fliessen (= Schlachtverbot)
- Männer sollten sich nicht rasieren (entsprechend den Umständen)
- Keine Feste feiern und nicht singen
- In Erinnerung an das Martyrium möglichst viel weinen

Nach dem Muharrem - Fasten wird eine Süssspeise (Aşure) aus zwölf verschiedenen Zutaten gekocht und als Symbol der Dankbarkeit unter Bekannten, Verwandten und Nachbarn verteilt und gemeinsam gegessen. Aleviten bringen mit Aschure u.a. ihren Dank zum Ausdruck, dass Zeynel Abidin, der Sohn von Imam Hüseyin, aufgrund seiner Krankheit das Massaker von Kerbala überlebte.

Cem

Die Gemeindeversammlung der Aleviten, Cem, wurde ursprünglich unregelmässig je nach Situation abgehalten. In der Türkei finden heute Cems am Donnerstagabend, in der Diaspora am Wochenende statt. Dies kann im Versammlungshaus (Cem evi), in einer Privatwohnung oder im Lokal eines alevitischen Vereins sein. Hier in der Schweiz wird einmal jährlich wenn möglich in der 2. Woche im Februar an einem Sonntag eine grosse religiös-soziale Feier durchgeführt, die mehrere Stunden dauert. Unter Anleitung des Pirs oder Dedes, dessen geistliche und moralische Autorität in der Gemeinschaft anerkannt ist, pflegen die Aleviten ihre Traditionen, Sitten, Glaubensauffassungen, die Prinzipien des gemeinsamen Weges. Cem ist ein Ort der Schlichtung, der Rechtsprechung, des Gottesdienstes, des Friedens und der Einheit. Musik und religiöse Erzählungen, Lieder mit Saz-Begleitung und der mystische Semah-Tanz stehen im Vordergrund.

2. Februarwoche (13.-15. Februar 2007): Hizir-Fasten (Hizir Orucu):

Dieses dreitägige Fasten findet in der zweiten Februarwoche als Gedenken an Hizir, den Heiligen und Schutzpatron, statt. Hizir kann als Prophet und eine Art Gottesfreund bezeichnet werden, der den in Bedrängnis geratenen Menschen zu Hilfe eilt Hizir nimmt im Alltag der Aleviten einen grossen Platz ein; er wird in vielen Situationen angerufen.

21. März: Geburtstag des Heiligen Ali, Newroz

In der alevitischen Mythologie wird unter anderem dieser Tag als Geburtstag des Heiligen Ali, dem Cousin des Propheten Mohammed, bezeichnet. So wird an diesem Tag ein gemeinsames Beisammensein organisiert und dabei das Leben Alis und seine Lehre vorgetragen. Der Tag steht als Symbol für Gleichheit und Gerechtigkeit. Der 21. März wird gleichzeitig von vielen Aleviten als Tag des Neujahrs (Newroz: der neue Tag), der Erneuerung, Versöhnung und des Frühlingsanfanges gefeiert.

2. Juli: Gedenktag an das Sivas-Massaker

In Gedenken an die 35 Opfer des Brandanschlages am 2. Juli 1993 auf liberale Schriftsteller, Künstler und Politiker, die sich anlässlich eines Kulturfestivals zu Ehren des alevitischen Dichters Pir Sultan Abdal in einem Hotel in Sivas versammelt hatten, wird dieser Gedenktag abgehalten. An diesem Tag wird allen Leiden, die dem alevitischen Volk durch ihre Unterdrücker zugeführt wurden, gedacht.

16.-18.August: Haci Bektasch Veli Gedenktag

Während drei Tagen finden zu Ehren des Haci Bektasch Veli (geb. 1209), der als Begründer des Alevitentums verehrt wird, Feierlichkeiten statt. Durch seine Toleranz, Menschliebe und Weisheit fand er bei der durch die seldschukischen Herrscher unterdrückten Bevölkerung grossen Zuspruch. Einiger seiner bis heute überlieferten Sprüche lauten:
Betet nicht mit den Knien, sondern mit den Herzen
Das wichtigste Buch, das zu lesen ist, ist der Mensch.
Unklar ist das Ende des Wegs, wenn die Wissenschaft nicht berücksichtigt wird.
Vergesst niemals, dass sogar eure Feinde Menschen sind.
Respektiere alle Kulturen, Religionen und Völker.
Was du suchst, findest du in dir.

Opferfest (Kurban bayramı)

(richtet sich nach dem Mondkalender und ist somit beweglich. Es vor verschiebt sich im Folgejahr um 10 Tage) 20.- 24. Dezember 2007
Namhafte alevitische Gelehrte sehen das Opferfest von seinem Ursprung her nicht als alevitisches Fest an. Die Koexistenz zum sunnitischen Islam brachte es mit sich, dass dieses Opferfest auch von einem Teil der Aleviten aus Dankbarkeit gegenüber Gott für seine Gnade gefeiert wird und zu einem Bestandteil der alevitischen Tradition geworden ist. Es erinnert an Abraham (türk. Ibrahim) und an seine Bereitschaft, seinen Sohn zu opfern. Das Fest ist für die Aleviten ein Anlass, an Arme und Bedürftige zu denken und ihnen Geschenke zu machen.
Für finanzstarke Familien ist der Höhepunkt des Opferfestes das traditionelle Festmahl, für das ein Schaf nach einem bestimmten Ritual geschlachtet wird. Aleviten feiern dieses Fest mässig und schlachten nicht immer ein Opfertier, sondern zeigen ihre Dankbarkeit und Opferbereitschaft auch durch andere Dienste.

gt-alevikult@hotmail.de  
  Neue Seite 3

 

 

 

 

 

 

Cenaze Yardımlaşma Fonu

 

Hava Durumu

 

wetter.com

 

BASIN

Taraf

Bugün Gazetesi

Birgün Gazetesi

Star Gazetesi

Evrensel Gazetesi


 
Heute waren schon 1 Besucher (3 Hits) hier!
Diese Webseite wurde kostenlos mit Homepage-Baukasten.de erstellt. Willst du auch eine eigene Webseite?
Gratis anmelden